Yaşam

İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Chilcott'tan Shakespeare şiiri

İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Chilcott, gökçe yazın tutkusunu ve Türk okurların İngiliz ozan ve edip William Shakespeare'e takdirini değerlendirdi, adlı sanlı şairin 18. Sone'sini seslendirdi.

İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Chilcott'tan Shakespeare şiiri
24-11-2021 11:35
Ankara

İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, eserlerinin üstünden 400 sene esbak bulunmasına karşın İngiliz saz şairi ve edip William Shakespeare'in Türkiye'de temaşa ve klasiklerle ilgilenen sevenlerinin bulunduğunu belirterek, "Metne sadık, nispi yerine muasır dille mamul ortak çeviriyle Shakespeare'i Türkçe duymak, hâlâ elleme anlamanızı sağlayabilir." dedi.

12. Uluslararası Şefika Kutluer Festivali kapsamında "Shakespeare ve Müzik" temasıyla dün başkentte planlı konserde Devlet Sanatçısı Kutluer'e Shakespeare'in sonelerini okuyarak haremlik fail Büyükelçi Chilcott, gökçe yazın tutkusunu AA muhabirine değerlendirdi, isimli sanlı şairin 18. Sone'sini seslendirdi.

Chilcott, ortak iki hafta eskiden görüşmelerinde, eli uz flavta sanatçısı Kutluer'in düzenlenecek festivalde musiki ve Shakespeare'in birtakım eserlerinin ortak arada sunulacağı ortak aktiflik planından bahsettiğini anlattı.

O toplantıda kendisine, er Barok devri müziğinin sunulacağı bu konserde Shakespeare'den şiirler okuyup okumayacağının sorulması üstünde Chilcott, kulağa aşırı latifçe mevrut bu teklifi bildirme ettiğini söyledi.

"19. yüzyıl, ortak manada romanın İngilizcede filizlendiği ortak dönemdi"

İngiliz edebiyatını varlıklı ortak tuval yerine niteleyen ve gökçe yazın arzusunun aşırı değişik dönemlere müteveccih bulunduğunu kail Chilcott, edip J. R. R. Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi yapıtı üzere hayalî edebiyata özen duyduğunu belirtti.

Çocukken Narnia Günlükleri'nin yazarı Clive Staples Lewis'i sevdiğini özetleyen Chilcott, "J.K. Rowling de sevdiğim yazarlardan. Onun Harry Potter romanları, bebek kitapları yerine bilinse de muazzamdır. Bence ilkin serinin üçüncü romanı Azkaban Tutsağı, akıbet yılların en elleme romanlarından biri." dedi.

Chilcott, Douglas Adams'ın, dünyanın uzaylılar çeşidinden namevcut edilmesine az ortak devir kaldığında yaşanmış bulunan maceraları fars unsurlarıyla özellik düzlük Otostopçunun Galaksi Rehberi isimli bilgi spekülasyon serisini de aşırı sevdiğini belirterek, 20'li yaşındayken ortak Türkçe sınavında karşısına çıkan "En sevdiğiniz edip kimdir?" sorusuna verdiği yanıtın Jane Austen bulunduğunu anlattı.

Austen'ın romanlarını hala aşırı sevdiğini kail Chilcott, "19. yüzyıl, ortak manada romanın İngilizcede filizlendiği ortak dönemdi. Jane Austen'ın birlikte George Eliot da var. Onun Middlemarch yapıtı ihtimal de topu topu zamanların en şişman romanıdır. Charles Dickens da bire ortak devirde eserleriyle ön plana çıkıyor. 19. asır yazarlarından Anthony Trollope'u da severim." sanarak konuştu.

Chilcott, sevilmiş olduğu muasır üdeba ortada zamanı hikâye yazarları Bernard Cornwall ve Patrick O'Brien'ı sıralayarak William Boyd'un eserlerini de sevdiğini belirtti.

Edebiyatta ortak iki asırlık devir dilimine bakılınca değişik alanlarla karşılaşıldığını vurgulayan Chilcott, yegâne ortak devre yahut adalet odaklanmaktan ziyade, aralarından seçme yapılabilecek bu im çeşitliliğine dikkati çekti.

"Düzyazıları da koşma gibi"

Chilcott, Shakespeare'in eserleriyle meslek yıllarında planlı müsamerelerde gösteriş alarak tanıştığını belirterek "Elbette ibret olarak, sınavlarım düşüncesince de okudum ve bu bana, 400 sene genişliğinde evvela yazan birinin İngiliz dilinde elbette akıbet aşama elleme ortak obje üretebildiğine müteallik ortak düşün verdi. Biliyorsunuz, dizelerini kentet seslem ölçüsüyle yazıyor. Üstelik ara esna düzyazıları da koşma gibi." sanarak konuştu.

Shakespeare'in dili insicamlı biçimde elleme ve üreteç kullanabildiğine dikkati çekici Chilcott, 400 sene öncenin İngilizcesinde kaleme tahsil edilen bu eserlerin anne dili İngilizce bulunan birisi düşüncesince de havadan olmadığını belirtti.

Chilcott, "Biraz zor, odaklanmanız gerek. Çünkü anahtar o günden beri 400 sene ilerledi. Ancak hala anlaşılabiliyor, doğrusu az buçuk efor gerektiriyor. Sonuçta Çince değil ve ya olanaksız değil. Okuyarak, onun metinde dediği şeyle çalışır olmanın tadını çıkarabilirsiniz." değerlendirmesinde bulundu.

"Shakespeare'in bugün hala söyleyecekleri var"

Chilcott, Hamlet, Romeo ve Juliet, On İkinci Gece üzere temaşa oyunlarının yılgı hikayeler bulunduğunu belirterek "Karakterlerin duyguları, oyunlardan çıkarılacak dersler adamlık haliyle direkt ilişkili. Ve aradan sabık 400 yılda adamlık gayrimeskûn aşırı değişmedi. Bu sebeple (eserlerde) bugüne de dersler var." sanarak konuştu.

Shakespeare'in, Venedik Taciri oyununda şefik Yahudi karaktere arazi verdiğini, Kuru Gürültü oyununda hanımlara çelimli roller biçtiğini hatırlatan Chilcott, Shakespeare'in eşitlikçi yanına ve kişi zamanında birtakım mevzulara ortalık okuyan eserlere imza attığına dikkati çekti.

Chilcott, eserlerin bu yüzden bugünün okuyucu ve seyircisine seslenme ettiğini belirterek "Macbeth'teki istek ve ihtirası, Hamlet'teki fon kırıklığını, hınç ve depresyonu ele alırsak, Shakespeare'in bugün hala söyleyecekleri var. Ve söyleyeceklerini aşırı elleme dile getiriyor." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de Shakespeare'in tiyatroyla, klasiklerle ilgilenen sevenleri var"

Türk okuyucu ve seyircilerin Shakespeare'e beğenisini değerlendiren Chilcott, Shakespeare'in endirekt ve ya direkt tanındığını, örneklerle anlattı.

Chilcott, Shakespeare'in yazdıklarının çağcıl kültürde nice eseri, filmi ve oyunu etkilediğini tabir ederek aşırı müstehap ortak film bulunan Aslan Kral'ın, esasen Hamlet'in hikayesinin değişik ortak versiyonu olduğuna ve Türkiye'de Batı Yakası'nın Hikayesi yerine bildik müzikal filmin de Romeo ve Juliet'in öyküsünü yansıttığına dikkati çekti.

Shakespeare'in oyunlarına revan ve şiirlerini okuyanların yazarla direkt bağlam kurduğunu dile getiren Chilcott, eserlerin Türkiye'de aşırı elleme çevirilerinin bulunduğunu belirtti.

Chilcott, "Türkiye'de Shakespeare'in tiyatroyla, klasiklerle ilgilenen sevenleri var. Ana dili İngilizce olanlar düşüncesince Shakespeare'i anlamanın çetince olabileceğinden bahsetmiştim. Ancak metne sadık, nispi yerine muasır dille mamul ortak çeviriyle Shakespeare'i Türkçe duymak, hâlâ elleme anlamanızı sağlayabilir." sanarak konuştu.

Chilcott'tan Shakespeare'in 18. Sone'si: "Seni ortak yaz gününe taklit etmek mi, ne gezer?"

Shakespeare'in İngilizceye dünkü kelimeler ve üretken deyişler de katığını özetleyen Chilcott, eserlerdeki çelimli benzetmelere dikkati çekerek, Shakespeare'in 18. Sone'sini İngilizce okudu.

Sone 18, Türkiye'nin ön Kültür Bakanı Prof. Dr. Talat Halman'ın çevirisiyle şu dizelerden oluşuyor:

"Seni ortak yaz gününe taklit etmek mi, ne gezer?

Çok hâlâ güzelsin sen, aşırı hâlâ cana yakın:

Taze tomurcukları kaba rüzgârlar örseler,

Kısacıktır süresi yeryüzünde ortak yazın:

Işıldar göğün gözü, yakıt genişliğinde sıcak,

Ve yoğun pıtrak sonucu da yaldız düşer yüzünden;

Her güzel, güzellikten er geç mahrum kalacak

Kader ve ya varlığın bozulması yüzünden;

Ama hiçbir solmayacak sendeki ebedî yaz,

Güzelliğin yitmez ki katiyen imkânsız ki hurda;

Gölgesindesin sanarak ecel fiyaka satamaz

Sen çağları aşarken bu layemut satırlarda:

İnsanlar soluk alsın, gözler görsün elverir,

Yaşadıkça şiirim, sana da avlu verir."

Chilcott, Shakespeare'in sonelerinde 5'li seslem ölçüsü kullandığını ve gelişigüzel dizede 10 hecenin arazi aldığını hatırlatarak 14 dizelik bu eserlerin derneşik ortak uyak şemasında yılgı mecazi anlamlar barındırdığını belirtti.

İngiltere'de yaz günlerinin de çoğunlukla bulutlanmış bulunduğunu kail Chilcott, Shakespeare'in bu dizelerde aşkını ortak yaz gününden hâlâ iyi, temelli ve enerjik bulunduğunu dile getirdiğini anlattı.

"İyi savsamak kupkuru düşünmeyle bağlantılı"

Chilcott, kendisinin de 15 yaşında hepsi genişliğinde sevda şiirleri yazdığını zorla üniversitedeyken koşma yazmayı bıraktığını belirterek rolü nedeniyle sonsuz kır yazdığını fakat bu yazılarda aşırı bürokratik görünmemeye çalıştığını söyledi.

Büyükelçi Chilcott, "İyi yazmanın ehemmiyetli ve kupkuru düşünmeyle irtibatlı olduğuna inanıyorum. Eğer kendinizi açıkça ve elleme biçimde tabir etmeye çalışırsanız, bu sizi sorunları hâlâ kupkuru düşünmeye zorlar, elleme neticelere ulaştırır. Yaratıcı edip olmasam da ortak dış ilişkiler uzmanı yerine bu mevzuda efor göstermenin ehemmiyetli bulunduğunu düşünüyorum." sanarak konuştu.



SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?