İstanbul
İbrahim Öztop, sürdürülebilirlik alanındaki projeler, Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) politikaları karşı AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Kalkınma bankacılığı, envestisman bankacılığı ve Türkiye Kalkınma Fonu (TKF) şekilde üç kolda yürüttükleri faaliyetlerle sürdürülebilir finansmanda sektördeki bankalara kere fotoğraf rollerine bitmeme ettiklerini tamlayan Öztop, istihdam yaratma, akan açığı azaltma, kalkınmada rüçhan sektörlerin desteklenmesi, yenilenebilir erke ve erke verimliliğinin finansmanına ek şekilde teknolojik girişimlerin desteklenmesi kabilinden önceliklendirdikleri konuların tamamının çevresel, toplumsal ve hesaplı boyutlarıyla sürdürülebilir kalkınmanın finansmanına müteveccih bulunduğunu söyledi.
Öztop, kalkınma bankacılığı çatısı altında imalat endüstri yatırımlarını kredilendirdiklerini, evcil yenilenebilir erke kaynaklarının ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan projeleri akçalanmış ettiklerini aktardı.
Toptan bankacılık (APEX) ile de ticari bankalar ve mali isticar şirketleri kabilinden öteki mali kuruluşlar üstünden mikro, ıvır zıvır ve iri ölçekli kuruluşların tematik yatırımlarına eşme sağladıklarını özetleyen Öztop, bunların tamamının, Türkiye'nin kalkınmada rüçhan mevzularıyla münasebetli olup sürdürülebilir ve eksiksiz büyümeyi desteklediğini dile getirdi.
Öztop, şöyleki bitmeme etti:
"İş süreçlerimizin ortak parçası şekilde geçtiğimiz sene Etki Yönetimi Çalışma Prensipleri’ni imzalayan Türkiye’deki önce yapı olduk. Prensiplerin kâmilen standartları doğrultusunda; plan finansmanı ve Türkiye Kalkınma Fonu faaliyetlerimizi 'etki lensi' ile şimdi ortak tomar ölçülebilirlik sağlayarak yöneteceğiz. 2021 sene sonu bakımından portföyümüzün kısaca yüzdelik 81’i sürdürülebilirlik temalı kredilerden oluşuyor.
Finanse ettiğimiz projelerle salname kısaca 3 milyon titrem limonluk gazı emisyonu salımını engelliyoruz. Kapsam 3 emisyonlarının hesaplanmasına müteveccih arsıulusal metodolojiler karşı analizlerimizi sürdürüyoruz. Banka olarak, değme bölgede yeşil kalkınmanın hedeflerine birlik şekilde misyon edebilmek ve bulaşık yatırımlarını artırabilmek amacıyla, firmalara kapital şekilde eşme sağlanması tarafında da 2019 yılı böylelikle kurduğumuz Türkiye Kalkınma Fonu ve bu görüntü çatısı altında arazi düzlük ast fonları ile Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına ulama sağlayacak ortak mali mekanizmayı yaşama geçirdik."
İbrahim Öztop, güzeşte sene Türkiye’nin önce ceninisakıt karbonlu ekonomiye intikal tahvilinin (transition bond) ihracında sınırlı mali müşavir şekilde arazi aldıklarını hatırlattı.
İhraç gelirlerinin kullanıldığı projelerin; karbon kadem izini azaltma, karbondan arındırma ve eşme verimliliğine müteveccih ehemmiyetli gelişmeler sağlamayı amaçladığını tamlayan Öztop, Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ile 100 milyon avroluk yeşil değiştirme ihracının alımı düşüncesince ön tören düzeni imzaladıklarını anlatım etti.
Tahvil gelirlerinin iri ortak tarafını Türkiye’de hava değişikliği ile savaş ve uyarlama sağlamaya katkıda mevcut yeşil planların akçalanmış edilmesi düşüncesince kullanacaklarını vurgulayan Öztop, "Banka olarak, sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda kapital piyasaları ve sürdürülebilir finansman dalında acemi ortak öge şimdi imza atarak Türkiye’nin önce toplumsal sukuk ihracını da geçtiğimiz sene muvaffakiyet ile gerçekleştirdik. ICMA Sosyal Tahvil Prensipleri ve LMA Sosyal Kredi Prensipleri uygunluğu ari ortak büyüklenme çeşidinden da konfirmasyon edilen bu ihraç, bankamızın önce sürdürülebilir finansman ihracı olma hususi durumunu taşıyor ve kapital piyasalarımız açısından da ortak ilki yapılanma ediyor." niteleyerek konuştu.
"ESG temalı krediler önümüzdeki süreçte memleketimiz açısından şimdi iri ehemmiyet kazanacak"
İbrahim Öztop, eşme temininin az şimdi yüzdelik 35’i akıbet 3 yılda edinmek üzere, 17 yılda arsıulusal fonlardan toplanmış kısaca 5,2 bilyon dolar gerçekleştirme ettiklerini söyledi.
Banka olarak, Dünya Bankası, Alman Kalkınma Bankası (KfW), Japon Uluslararası İş Birliği Bankası, Asya Altyapı Yatırım Bankası ve Çin Kalkınma Bankası kabilinden ehemmiyetli arsıulusal mal kuruluşları ile sürdürülebilir kalkınmanın finansmanına müteveccih ESG temalı nice kredi anlaşması gerçekleştirdiklerini tamlayan Öztop, şunları kaydetti:
"Bunun ortak kararı şekilde çağ portföyümüzün yüzdelik 81’i direkt ve vasıtalı şekilde Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulama sağlıyor. ESG odaklı finansman temalarımız ortada yenilenebilir enerji, erke verimliliği, istihdam, altyapı, KOBİ, esenlik ve yetişek temaları mevcut.
Temin ettiğimiz kredileri hem iri ölçekli endüstri tesisleri hem de KOBİ’lere kullandırıyoruz. ESG temalı krediler önümüzdeki süreçte memleketimiz açısından şimdi iri ehemmiyet kazanacak. Paris İklim Anlaşması ve Yeşil Kalkınma sürecimizde ESG temalı kredilerin ülkemize getirilmesi ve sanayicilerimiz ile buluşturulması hesabına kılavuz rolümüze ati zamanlarda da bitmeme edeceğiz."
"Kredi vadesi süresince müşterilerimizin çevresel ve toplumsal performanslarını izliyoruz"
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü Öztop, Sustainalytics çeşidinden ESG başlıklarındaki riziko derecelendirmesinde ehemmiyetli ortak muvaffakiyet kazandıklarını belirtti.
Bağımsız derecelendirme kuruluşu Sustainalytics çeşidinden kâmilen arenada meydana getirilen değerlendirmede ESG derecelendirme notu ve performansıyla Orta Doğu ve Türkiye’deki hepsi kuruluşlar ortada ortak numara olduklarını anımsatan Öztop, "Bankamız 11,00 riziko notuyla arsıulusal kısaca 15 bin kuruluşun arazi almış olduğu bu değerlendirmede en dobra 308’inci yapı olurken, Türkiye ve Orta Doğu’nun şef firması unvanını da nail oldu." dedi.
Alınan birincilik ve elde ettikleri liderliğin sürdürülebilirliğe verdikleri önemin ispatı olduğuna dikkati çekici Öztop, şöyleki bitmeme etti:
"Bu birincilik, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’nın arsıulusal manada çevresel, toplumsal ve yönetişim risklerini en dobra başöğretmen kurumlardan bir tanesi bulunduğunun ve Türkiye’de bu manada şef yapı bulunduğunun kanıtıdır. Bu başarının peşinde yatan en ehemmiyetli etmenlerden bir tanesi akçalanmış ettiğimiz planların tümünde yürüttüğümüz çevresel ve toplumsal riziko yönetimi çalışmalarımızdır.
Sistemimizi kurgularken hazırlamış olduğumuz siyaset ve prosedürlerimizde Dünya Bankası ve IFC standartlarıyla uyumu gözettik ve arsıulusal Kalkınma Finansmanı Kuruluşlarının dokümanlarını inceledik. Şunu aşırı kesin anlatım edebilirim ki; bankamızın finansman desteği sağlamış olduğu yatırımlarda/firmalarda, hoppadak millî çevresel toplumsal regülasyonlara uzlaşma değil, ayrımsız sürede arsıulusal çevresel toplumsal standartlara uzlaşma da esas ortak zorunluluk şekilde konumlanıyor. 'Sorumlu bankacılık' anlayışımızla; finansman türünden, miktarından ve vadesinden ari şekilde finansman desteği sağladığımız planların tümünde çevresel ve toplumsal riziko değerlendirmesi yapıyor, çevresel ve toplumsal risklerini mali risklerinden ayrı görmüyoruz."
"Müşterilerimiz düşüncesince çevresel ve toplumsal hisse senedi planları hazırlayarak bu alandaki kapasitelerinin geliştirilmesine de vasıtalık ediyoruz." diyen Öztop şunlara dikkati çekti:
"Kredi vadesi süresince da müşterilerimizin çevresel ve toplumsal performanslarını izliyoruz. Banka olarak, finansman desteği sağladığımız hepsi yatırımların Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına katkısını ölçümlüyoruz. Bu kapsamda, bankacılık dalının sürdürülebilir doğacak üstündeki tesirini tasarruf etmek üzere hazırlanmakta olan 'UNEP FI Sorumlu Bankacılık Prensipleri'nin de müessis imzacısı olduğumuzun altını yemek isterim.
Bir öteki ehemmiyetli benek da siyaset ve prosedürümüzü uygulamaya koyduğumuz tarihten itibaren akçalanmış ettiğimiz yatırımda/firmada tek ölümlü/uzuv kayıplı iş kazası, iri sınai ilçe ve mekân kazası yaşanmadı. Bu da sistemimizin ehemmiyetli başarım göstergelerinden bir tanesi oldu. Bunun beraberinde finansman sağladığımız hepsi müşterilerde Şikayet Giderme Mekanizması kurduk ve Paydaş Katılım Planları hazırladık, bu çalışmalarımız da riziko yönetimi namına önemsediğimiz konulardan biri."
Öztop, 2020 senesinde önce Sürdürülebilirlik Raporu'nu ve güzeşte sene önce Entegre Raporu'nu yayımladıklarını belirtti. Entegre raporlama yolculuğundaki esas motivasyonun; bankanın kesinlikle bedel yarattığını ve hedeflerine kesinlikle ulaştığını, riziko ve fırsatlarını ne biçimde yönettiğini dişi ve totaliter ortak biçimde paydaşlara anlatabilmek bulunduğunu kail Öztop, "Tüm bu ESG riziko derecelendirme sürecinde bütünleşmiş raporumuz, bankamıza değgin kalifiye detayları sunabilen en ehemmiyetli kaynakların başlangıcında geldi. Derecelendirmede saydamlık ve iddia verilerin paylaşımı da enine boyuna önemsenen ortak konuydu." niteleyerek laflarını tamamladı.
