Sakarya
Sakarya Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi öğrencilerinin, romanlardaki kahramanların giysilerini giydiği, mekanları canlandırdığı "Roman Kahramanları Festivali" mülevven görüntülere oyunluk oldu.
Sakarya Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri, okudukları kitapları elan elleme idrak etmek düşüncesince roman kahramanlarının kostümünü giyip karakterleri canlandırarak, hem gelişimlerine ulama sağlamaktadır aynı sürede mülevven sahneler oluşturuyor.
Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi'nde 21 Aralık Dünya Roman Kahramanları Günü nedeniyle 4 senedir "Roman Kahramanları Festivali" düzenleniyor.
Okunan romanların elan elleme anlaşılması, duygudaşlık ve çözümleme kabiliyetinin geliştirilmesi amacıyla meydana getirilen festivalde, öğrenciler 1 hafta süresince Dostoyevski, Charles Dickens, Honore de Balzac, Reşat Nuri Güntekin, Orhan Pamuk ve Yusuf Atılgan az daha yazarların romanlarındaki kahramanların kostümlerini giyiyor, özlük olanaklarıyla kitaplardaki mekanları okulda dekore ediyor.
Roman karakterlerini canlandırarak kitapları elan elleme kavrama fırsatı bulan öğrenciler, okulda planlı görüşme ve panellere katılıyor, kabiliyetlerine mucibince dinleti verip fotoğraf sergisi de açıyor.
"Romanı anlamak, insanı idrak etmek manasına geliyor"
Edebiyat öğretmeni Ercan Yılmaz, AA muhabirine, 21 Aralık Dünya Roman Kahramanları Günü kapsamında Sakarya Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi'nde bu uygulamayı yaşama geçirdiklerini söyledi.
Dört senedir meydana getirilen festivalin öğrencilerin yalnızca roman kahramanları az daha giyinmesinden ibaret olmadığını, okulun elden yalnızca gelişigüzel yerini romanlardaki mekanlar az daha dekore ettiklerini, müşterek hafta süresince görüşme ve ayrışık etkinlikler gerçekleştirdiklerini belirtti.
Yılmaz, romana baş döndürücü ehemmiyet verdiklerini dile getirerek, "Romanı anlamak, insanı idrak etmek manasına geliyor. Aslında hem tedarik sınıfında hem 9, 10 ve 11'inci sınıflardaki öğretim programı içinde romanın ehemmiyetli toprak tuttuğunu görüyoruz. Öğrenciler bu festivalde müşterek manada hem yaşama aynı sürede darülfünun sınavına hazırlanıyorlar. Aynı sürede romandan melodi fark etmek az daha deneme geliştiriyorlar, kitaplarla alışkanlık kuruyorlar, yazarlarla tanışıyorlar. Dolayısıyla esasta müşterek evren yurttaşı edinmek bağlamında da müşterek etiket düz yazı etmekteler kendilerine." ifadelerini kullandı.
Dünyanın gelişigüzel yöresindeki adamla ve öbür canlılarla duygudaşlık kurabilmenin şartlarının roman okumaktan geçtiğini düşündüğünü aktaran Yılmaz, hem curcuna aynı sürede merkeze kitabın konduğu okulun felsefesi bağlamında baş döndürücü elleme neticeler elde ettiklerini anlattı.
Öğrencilerin festivalde okudukları romanların kahramanlarını anlattıklarını, onları öne çıkarabilmeleri düşüncesince kitabı içselleştirmeleri gerektiğini, bunun da çözümleme kabiliyetini geliştirdiğini tamlayan Yılmaz, festivali ileriki yıllarda de bitmeme ettirmeyi düşündüklerini kaydetti.
"Festivalden sonraları yaşama ayn açımız değişiyor"
Öğrenci Ahmet Yusuf Cengiz de gökçe yazın ve sanatın insanoğlu yaşamını değiştireceğine inandıklarını, o sebeple bu çeşit etkinlikler düzenlediklerini söyledi.
Festivalden sonraları yaşama ayn açılarının değiştiğini, elan müspet baktıklarını dile getiren Cengiz, "Buradaki etraflı etkinlikleri, dekorları ve kostümleri mektepli arkadaşlarımızla bu arada yaptık. 150'ye DOĞRU arkadaşımız kostüm giydi, 15'e DOĞRU roman dekoru yapıldı. Müzikle ilgilenen arkadaşlarımız konserler verdi, resimle ilgilenen arkadaşlarımız işporta açtı. Bunu ekol namına yapıyoruz ve bundan baş döndürücü alım çalım duyuyoruz." dedi.
Öğrenci Berra Dere de okuldaki gelişigüzel etkinliğe katılmaya çalıştığını belirterek, "Katıldığım gelişigüzel aktiflik bana ayrımlı sağ açıklık katıyor. Her canlandırdığımız cibilliyet düşüncesince ayrımlı sağ açıklık ve değerlendirme getirmemiz gerekiyor. Bundan çevre bizlere katmış olduğu duygudaşlık duygusu, kitabın içerisine daldıktan sonraları duyduğumuz beğeni ve melodi duygusu güvenli olun anlatamam. Her festivalde gelişigüzel alp bunu hissediyor." niteleyerek konuştu.
