11 Ağustos 2021 tarihinde Batı Kardeniz'de yaşanmış bulunan yığın felaketinde nice ekol kullanılamaz bir duruma geldi. Yaşanan iri afet çabucak Bozkurt'ta değil, Abana, İnebolu, Çatalzeytin ve Küre ilçelerinde de çarpıcı oldu. Afet ondan sonra nice ilçeye günlerce cazibe verilemedi.
Öğrenciler bazısı devir öğüt çalışamaz bir duruma geldi. 82 ferdin yaşamını kaybetmiş bulunduğu afette yetişkinler derece öğrenciler de ruh bilimsel yerine etkilendi. Selden etkilenenlere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ekipleri kabilinden ruh bilimsel dayanak noktası sağlandı.
Evlerinde cazibe bulunmadığı düşüncesince hoca anası ve babasıyla beraberce günlerce şem ışığında öğüt idman mecburiyetinde küsurat ve İstanbul Erkek Lisesi'ne gitme hedefinde bulunan Kastamonu Abana İmam Hatip Ortaokulu talebesi lider Cihan, kararlılıkla hazırlandığı Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında ehemmiyetli muvaffakiyet elde ederek Türkiye birincisi oldu. Oğlu lider Cihan'ın elde etmiş bulunduğu başarısıyla alım çalım duyduğunu kaydeden hoca anası Şükran Cihan, bahtiyar ve hararetli olduklarını tabir etti.
“Çok elleme bir muvaffakiyet elde etti”
Çok dip bir çalışmanın kararında emeklerinin karşılığını aldıklarını tamlayan Şükran Cihan, “Çocuğumuz baş döndürücü iri çalışma sarfiyat etti. Gerçekten baş döndürücü çalıştı. Birçok şeyden feragat etti. Yaşıtlarına layıkıyla korkmak varken, parklara bahçelere büyümek varken, çiftteker değdirmek varken o evde öğüt meslek vermeyi yeğleme etti. Bir gayesi vardı. O gayesi düşüncesince çalıştı. Disiplinli bir halde çalıştı. Özverili bir halde çalıştı. Ve böylecene da başardı. Çok elleme bir muvaffakiyet elde ettiğini düşünüyoruz. Hak ediyordu. Çünkü ekol dünyasına başladığı günden bu yana değerli ve disiplinli etkin bir çocuktu. 8 salname emeğinin karşılığını aldığını düşünüyorum” dedi.
“Mum ışığında oğlumla öğüt çalıştık”
11 Ağustos 2021 tarihinde yaşanmış bulunan iri yığın afetinin kendileri düşüncesince çetince bir fasıl bulunduğunu aktaran ana Cihan, “11 Ağustos tarihinde Ezine Çayının taşmasıyla beraberce başlaya o yığın Abana'yı da vurdu. Psikolojik yerine tamamımız baş döndürücü etkilendik. Tabi bundan yetişek de baş döndürücü etkilendi. Çok dip bir iklim vardı. Sürekli boğunuk ve sinirli bir hava, cesetler, ölen insanlar, ağıtlar ki bunlar bizi baş döndürücü negatif etkiledi. Biz derinlemesine bir müddet kendimize gelemedik. Abana ve Bozkurt güneşi 1 sene süresince akıbet bir ayda gördü. Zaten yılımız dolmadan yeniden bir yığın afeti ile karşılaştık fakat bu kere az buçuk şimdi tedbirli, olunca o hasarı şimdi az bir halde atlattık. Bu süreçte okullar yerine kılıç de baş döndürücü etkilendik. Öğretmenlerimiz de baş döndürücü etkilendi. Öğrencilerimiz baş döndürücü etkilendi. Yerine layıkıyla ruh bilimsel dayanak noktası alanlar da oldu. Elektriğimiz, suyumuz yoktu. Hala tesirleri bitmeme ediyor. 11 Ağustos'un şimdi tesirleri bitmeden yeniden olması madun yapıyı baş döndürücü etkiledi. Yerine layıkıyla cazibe yok, su namevcut genel ağ yok. Bu süreçte geceleri şem ışığında çalıştığımız da oldu. 11 Ağustos'tan sonraları sonsuz bu sorunlar yaşandığı düşüncesince lüzum istemez elektriklerimiz olmuyordu. Biz de bir iki kıta şem yakıp da bu süreçte öğüt çalıştık. Sadece neticeye odaklandığımız için, bu süreci elleme bir halde nan istediğimiz düşüncesince elimizden gelenin en iyisini hazırlamaya çalıştık. Zor oldu. Kolay değildi. Ama atlattık” niteleyerek konuştu.
“Çocuğumuz öğüt çalışırken kılıç de karşısında monitör izlemedik”
Sınav sürecinde çocuğuyla ilgilendiren bitirdikleri kendince da mütekellim ana Şükran Cihan, “Bu süreçte bu arada çalıştık, eksiklerini bu arada tamamladık. Veli yerine yapmamız gerekenleri, üzerimize düşenleri en elleme biçimde hazırlamaya çalıştık. Destek olduk. O da baş döndürücü uyumluydu. Veli yerine çalışmasını, çalışma sarfiyat etmesini istedik. Bize tek itirazda bulunmadı. Her devir elinden gelenin en iyisini hazırlamaya çalıştı. Çocuklarımız başarılım olmaları düşüncesince baş döndürücü meslek harcamaları gerekiyor. Velilerimiz çocuklarına gönül rahatlığı az buçuk şimdi ayık olmaları gerekiyor. Sadece çocuğum öğüt çalış demekle olmuyor. Bu süreci bu arada yürütmeleri gerekiyor. Her şeyi bu arada yapsınlar. Biz çocuğumuz öğüt çalışırken kılıç de karşısında monitör izlemiyorduk. Ya da değişik bir şeyle uğraşmıyorduk. O öğüt çalışırken kılıç de indinde eser okuduk. Onun indinde olduk. Kardeşi de bu süreçte fedakarlıkta bulundu. Güzel bir yassı meydana getirmeye çalıştık. Çocuğun aklının kalacağı tek nesne yoktu. Ders idman onun düşüncesince bir beğeni oldu. Ev içinde sinirli bir yassı sebebiyle çocuğun beğeni alacağı, atlaya zıplaya çalışacağı bir yassı oluşturduk. Bunda hedefinin de olması çarpıcı oldu. Bu gayesi özlük belirledi. Biz de bu hedefine dayanak noktası olduk” halinde konuştu.
“İstanbul Erkek Liisesini kendime amaç koydum”
LGS'de önde gelen lider Cihan ise, birinci bulunduğu düşüncesince baş döndürücü bahtiyar bulunduğunu vurgulayarak şunları kaydetti: “Ben 6'ncı sınıftaydım. Edirne'deydik. Bizim bir gönül rahatlığı komşumuz vardı. Kendisi benden 2 dershane büyüktü. Arkadaşım o sene LGS'ye hazırlanıyordu. O rastgele gördüğümüzde öğüt çalışıyordu. Ondan baş döndürücü etkilenmiştim. Sınavdan sonraları ona sınavının nite geçtiğini sordum. 500 dört dörtlük nokta aldığını öğrenince ego de kendime bir amaç koydum. Tercih devrinde İstanbul Erkek Lisesini kazandı. Ben önceki el orada bildim, İstanbul Erkek Lisesini. Bu da abd bir arzu ve muhabbet uyandırdı. Ondan sonraları ego de bu liseye gitmeyi kafama koydum. O sebepten dolayı bir sene şimdi er başlayarak öğüt çalışmaya başladım. O vakitten bu yana İstanbul Erkek Lisesini istiyordum. Şimdi sınavda dört dörtlük nokta aldım ve inşallah İstanbul Erkek Lisesi'ne gideceğim” dedi.
Çoğu devir arkadaşları gezerken kendisinin evde baş döndürücü bunaldığını özetleyen lider Cihan, “Bazen evde baş döndürücü bunalıyorum. Dışarı çıkacak hevesim geliyordu. Ama bir gayem vardı. Bu gayesi yöneltmek istiyordum. Arkadaşlarım dışarda aldatmaca canlandırırken ego evde öğüt meslek vermeyi yeğleme ettim. Bir güruh şeyi istemedim” niteleyerek konuştu.
“Testlerimi şem ışığında çözmeye çalıştım”
11 Ağustos tarihinde yaşana yığın afetinin kendisini de içten etkilediğini dile getiren lider Cihan, şöyleki konuştu:
“Bozkurt Abana ilçemize baş döndürücü yakın. Yaşanan yığın afetinden Bozkurt derece olmasa da kılıç de baş döndürücü etkilendik. Elektriklerimiz ve sularımız kesildi. O güneş adeta şoka girdik. Her yerde cesetler vardı. Bizim evimiz nehre yaklaşan ve nehre mevrut rastgele nesne gözüküyordu. Bunları görür görmez bir iki güneş kendime gelemedim. Ders çalışmaya başladığımda internetten bir nesne öğrenmeye çalıştığımda genel ağ yoktu. Bir nesne öğrenemedim. Bazen genel ağ yoktu, arada sırada cazibe yoktu. Bilgilerimi tamamlayamıyordum. Elektrikler bulunmadığı devir çevreme bir iki kıta şem koyuyordum. Testlerimi anca çözmeye çalışıyordum. Zor oluyordu. Daha sonraları ekol başladı. Tüm altyapılar çökmüştü. Okula başladığımız vakitler okulda elektrikler olmuyordu. Çoğu devir derslerimiz sıhhatsiz kaldı. İşleyemedik. Işıklar gitti. Dersler ışıksız oldu. Bozkurt'tan arkadaşlarımız ulaşınca sınıfımız canlı oldu. Okulda bir anarşi oluştu. Hiçbir nesne yapamıyorduk. Psikolojik yerine bizi baş döndürücü biçimsiz etkiledi.”
Vedat Yunus İkizoğlu - İbrahim Şahin Demir
