İstanbul
Makine sahasının ihracatı, senenin 11 maaş çağında başıboş yerler dâhil 21 bilyon dolara ulaştı.
Makine İhracatçıları Birliği'nden (MAİB) meydana getirilen açıklamaya göre, bu sahanın ihracatı, senenin evvel 11 kocaoğlan bakımından birlikte esbak senenin bire birlikte zamanına mucibince yüzdelik 25, 2019’un bire birlikte zamanına mucibince ise yüzdelik 17 arttı.
Bu devirde 2,6 bilyon doların üstünde makine ihracatı meydana getirilen Almanya'nın, başıboş yerler dışarı bütün makine ihracatı içerisindeki oranı yüzdelik 14 kendisine gerçekleşti. Türkiye'nin makine ihracatının 11 ayda 1 bilyon dolar eşiğini geçmiş olduğu devletler ortada Amerika ve Birleşik Krallık da arazi aldı.
Açıklamada görüşlerine arazi sunulan Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, ara kocaoğlan sonunda, İtalya ve Fransa'ya meydana gelen makine ihracatının da 1 bilyon dolar eşiğini geçeceğini ve sene böylece 23 bilyon dolar ihracat hedefinin yakalanacağını belirtti. Karavelioğlu, "Avrupa’ya makine ihracatımızda, yılı yüzdelik 28'e benzeyen birlikte artışla tamamlayacağız. Böylelikle, ihracatımızın yüzdelik 60’ını yapar duruma geldiğimiz Avrupa’da Uzak Doğulu rakiplerimizden alışveriş oranı kapmayı sürdürmüş olacağız." ifadelerini kullandı.
Makine ihracatının yüzdelik 55’ini üyeler arasındaki iç ticaretten elde fail AB’de şişman makine imalatçısı ikrar edilen devletlerin ihracatının 2019 seviyelerine dönmekte zorlandığına nazarıitibar çekici Karavelioğlu, "Almanya ve İtalya’nın ihracatı dü yılda yüzdelik 2 bandında arttı, Fransa’nın ise yüzdelik 6 geriledi. Oysa tığ pandemi etkisinden özgür olarak, 2019 yılına mucibince 2,8 bilyon dolar birlikte tomar ihracat yapıyoruz ve ülkemize ehemmiyetli yardım sağlıyoruz. Yerli makine imalatının gelişigüzel coğrafyada desteklendiği, tanıtmalık dışı engellerin çeşitlendiği ve yaygınlaştığı bu zamanda ihracatı sonsuz kılmanın yolu paha rekabetinden değil, uygulayım bilimi ve emniyet rekabetinden geçiyor. Birim ihracat fiyatlarımızdaki artışın şişman bölümü mazi hizmet ve mal maliyetlerinden değil, makine imalatçılarımızın çabucak kalan itibarından kaynaklanıyor." açıklamasında bulundu.
"Rusya, Özbekistan ve Kazakistan’a hususi stratejiler geliştirmeliyiz"
Kutlu Karavelioğlu, ihracatlarını üretimle değil re-exportla artı Hollanda, Avusturya az daha devletlerin pazarlarındaki aktivitelerini güçlendirmeyi planladıklarını, bu sene yüzdelik 35'in üstünde ihracat artışı sağlanan Rusya'ya müteveccih faaliyetlerine de yeniden çaba verdiklerini belirterek, "Rusya'nın icap inşaat, ekincilik ve besin az daha sektörlere müteveccih umumi makinelere gerekse karbon-nötr muhtevalı makinelere bulunan talebi artarak bitmeme edecek. Burada ehemmiyetli fırsatlar olduğuna inanıyoruz ve dış satımcı firmalarımıza, bu coğrafyaya hususi stratejiler geliştirmelerini salık mektubu ediyoruz. Rusya ve Türkiye ortada kurulacak birlikte makine köprüsü çelimli ve muvazeneli ilgiler geliştirmenin ehemmiyetli birlikte uzlaştırıcı olur. Rusya gibi, elden gelişigüzel makine dalı düşüncesince şişman gizil sunan Özbekistan ve Kazakistan’da da sektörümüzün enerjisini sergileyen çalışmalarımız artarak sürecek." değerlendirmesinde bulundu.
"Üretim gücümüz hem ihracatı hem yatırımları sürdürülebilir kıldı"
Makine ve donatı yatırımlarında yukarı caba 7 çeyrektir bitmeme fail büyümeyi değerlendiren Karavelioğlu, Türkiye’ye müteveccih bağ ve arttırma tedbir talebinin, nice sektörde dünkü sığa yatırımlarını yanı sıra getirdiğini kaydetti. Karavelioğlu, sürdürülebilirlikle ahenk ve sayısal inkılap mevzusundaki adımların da yatırımlara müspet yansıdığını belirterek, "Son 7 çeyrekte 230 bilyon doların üstünde makine donatı yatırımı gerçekleşti. İhracattaki artışa ve dünya içerisindeki yatırımların hızına ilişkin olarak, makine ve donatı üretimimiz artıyor. Geçen yılki yüzdelik 9’luk artışın üzerine, bu yılı da yüzdelik 30 dolayında birlikte istihsal artışı ile kapatacağımız görünüyor." ifadelerini kullandı.
Yüksek döviz kurunun faktör olabileceği maliyet artışından özgür olarak, dü yılda yukarı caba yüzdelik 21 ve yüzdelik 30 büyümeye ilişkin sığa bolluğu zımnında yatırımlarda birlikte yavaşlama olması beklendiğine dikkati çekici Karavelioğlu, şunları aktardı:
"Pandemi çağında geliştirdiğimiz gümrahlık ve uygulayım bilimi yatırımlarımız, iç pazardaki beklenen daralmayı ihracatla aşmamızı sağlayacak emin linkler kurmamızı sağladı. dışsatım fiyatlarımız aceleci artarken, dünya zarfında ise salname paha artışı endeksi gözetildi. Döviz kurundaki artma yatırımlardan hâlâ fazla, makine ithalatını etkileyecektir. Yeşil ve sayısal odaklı İkiz Dönüşüm’de arka tükenmek ve ihracatta yakaladığımız ivmeyi sürdürebilmek hedefiyle, makine donatı yatırımlarının dünkü yılda da bitmeme edeceğini, domestik imalatçılarımızın burada birlikte ara oluşmasına izin etmeyeceklerini düşünüyoruz. Sanayicimize 2022 yılı gereksinimleri için, domestik makine imalatçılarıyla ortaklık fırsatını devir kaybetmeden değerlendirmelerini öneriyoruz. Bir ayrıksı deyişle makine ithalatının çaba keseceği ancak ihracatının çelimli artmaya bitmeme edeceği birlikte 2022 bekliyoruz."
"Batı'ya mühendis kaybını durdurmalıyız"
MAİB Başkanı Karavelioğlu, üretimde meydana gelmekte bulunan diyalekt ayrışmaların senenin akıbet dü çeyreğinde belirginleştiğine ve bunun da doğacak senenin aut tecim verilerinde görülmektedir yansımaları olacağına dikkati çekerek, şu şekilde bitmeme etti:
"Çin’in makine istihsal artışındaki aşağılık cepheli trend, taşıl yakıtlara müteveccih sınırlamalar, uygulayım bilimi şirketlerine müteveccih tedbirler yahut ılımlı sınıfa müteveccih destek sunar az daha ayrışık iç sorunlara bağlanıyor. Makine üretimini yüzdelik 11 artı Amerika ile yüzdelik 14 artı AB ise 2019 istihsal rakamlarına daha dünkü gıcır ulaşıyor. Buna karşın sığa doluluklarının yüzdelik 85’i aşmış olması da işletmelerin pandemide ehemmiyetli hasar aldıklarını gösteriyor. Gelecek sene düşüncesince Avrupa mühendislik endüstrilerinin iş hacmi artma tahmini yüzdelik 3,9 kendisine belirlenirken, makina yapımında yüzdelik 4,9 hesaplandı. Yüksek şişkinlik dikkate alındığında bu veriler birlikte yavaşlamayı ayraç ediyor, kalifiye insanoğlu deposu sorunları ve dünkü varyantların tehdidine bağlanıyor. Yeni yatırımlardan sonraları yüzdelik 25’e benzeyen kullanılabilir makul kapasiteye eş duruma mevrut Türkiye düşüncesince bu proses ehemmiyetli birlikte fırsattır. Başta mühendislerimiz peyda etmek üzere, yetik insanoğlu gücümüzü aktarma etmeyi formül ve alışkınlık durumuna getirmiş AB’ye hâlâ birlikte tomar mükemmellik aktarmamak dair aşırı titiz olmalıyız. Yeşil ve sayısal dönüşümün makine ihtiyacı, iktiza duyulacak fonları gerçekleştirme edecek yönetsel ve ticari mekanizmalar netleştikçe büyüyecek, özellikle Ar-Ge ve yazılım peyda etmek az daha kalifiye istihdama ihtiyaç de çabucak artacaktır.”
