Kilis
Yaşadığı alevli giriş ağrısı, öksürük ve halsizliğin çoğalması zımnında 8 Ekim'de Kilis Devlet Hastanesine başvurarak Kovid-19 testi yaptıran Çalıcı, testin zait çıkması üstüne 5 çağ serviste yattı.
Daha sonradan vaziyeti ciddileşen ve dip bakıma tahsil edilen Çalıcı, nazik eşiği atlatarak Kovid-19 servisine alındı.
Solunum aletine ilişkin biçimde tedavisi devam eden 3 bebek anası Ayşe Çalıcı, AA muhabirine, eşinin güzeşte ay böbrek taşı zımnında cerrahi müdahale olduğunu, bundan dolayı yoğunlaştırılmış pıtrak hastaneye geldiğini, Kovid-19'a da bu kâmil yakalandığına inanılmış olduğu söyledi.
Test yaptırmadan evvel de Kovid-19'a yakalandığını düşündüğünü fakat "Kendi kendine geçer" sanarak hastaneye düzleşmek istemediğini ve 4-5 çağ evde dinlenmeye çalıştığını tabir fail Çalıcı, "Aslında şu an az buçuk fut diretmenin neticelerini çekiyorum. Vücuduma üzüntü derecede ortak dert inmişti. Tarifsiz ortak şeydi. Tahmin etmiştim Kovid-19 olduğumu. Biraz atlatabilirim zihniyetine gittim, hastaneye başvurmadım. Yaklaşık 4 çağ geçince servise zahmetli attım kendimi. Ben ambulansla hastaneye getirildiğimde virüs ciğerlerime inmişti. Ondan sonradan toparlanma sürecim ağırbaşlı geçti." dedi.
%2Fasikarti1.jpg)
Ölümle kalım arasındaki çizgiyi dert sürecinde yoğunlaştırılmış pıtrak hissettiğine dikkati çekici Çalıcı, şöyleki konuştu:
"Doktorum uyardı, 'ciğerlerinize inik vaziyette, size servisin olanakları yetmiyor. Böyle giderse dirimlik riskiniz var. Hemen sizi dip bakıma kabul etmek zorundayım.' dedi. Tabi karşı çıkma vaziyette değildim. Çünkü ölümle kalım ortada gidip geldim. Doktorum yoğum bakıma aldı, Allah'ım razı olsun. Dört kıta ihtimam yaptılar. Beni az buçuk orada toparladılar. Şu an vücudumu hâlâ toparlayabilmiş değilim. Bacaklarım hâlâ birlik anlamıyla beni taşıyamıyor zorla adım adım toparlıyorum. Nefeste az buçuk başağrısı var. İnşallah onları da atlatacağım."
Yoğun bakımda 5 çağ yattığını, 4 gündür de serviste tedavisinin bitmeme ettiğini aktaran Çalıcı, "Nefesinizin size yetmeyip anbean canınızın çıkabileceği ortak süreç. Kesinlikle anlatım edilecek ortak bilinçlilik değil ve arzuluyorum bunu kimesne yaşamasın. Yani o soluk göğsünüze tıkanıyor. Öksürük krizlerine giriyorsunuz. Aldığınız soluk size yetmiyor. Solunum cihazlarında sabaha denli ağırbaşlı hortumlarla o geceyi aşırı trajik yaşadım. Yoğun bakımdaki en ağırbaşlı günümdü. Sadece Allah diyebildim. Rabbim ya alacaksın ya vereceksin ölçüm senin dedim." ifadelerini kullandı.
Çalıcı, aşı yaptırmamanın pişmanlığını yaşadığına değinerek, şöyleki bitmeme etti:
"Herkes üstüne düşeni yapsın. Bugüne denli aşıya aşırı karşıydım. Güvenmedim, acep bizlere ne veriyorlar? Bu yurtdışından gelmiş, tek biçimde güvenemedim, emniyet etmedim. Bu saatten sonradan kaçış yok. Çocuklarıma bile Allah'ın izniyle yaptıracağım. Bundan sonradan hazırlık alacağız, ölçüm Rabbimindir. Ama tedbirimizi alacağız."
Aşı yaptırmak istemeyenlere de ortak an evvel aşılarını yaptırmaları düşüncesince çağrıda mevcut Çalıcı, şunları kaydetti:
"Şu anki durumum, geldiğim denli değil zorla solunumda yetmezlik yaşayabiliyorum. Geceleri arada kâmil buhran tutabiliyor. Böyle vaziyette doğrudan buğu veriliyor. Onunla az buçuk yatıştırıyoruz. İnşallah atlatacağım. Doktorum uyarmıştı. Sana çağ veremem, senin toparlanmana ilişkin demişti. Virüsün nerden geleceğini bilmiyoruz. Benim tavsiyem hacısı hocası üstüne düşeni yapsın. Daha şen kabil sanarak düşünüyorum."
Eşi ve kızının da Kovid-19'a yakalandığını fakat yalnızca kendisinin ağırbaşlı geçirdiğini aktaran Çalıcı, "Eşim geniş ortak öksürük ile geçiştirdi, şuan da evde karantinada. Kızım da yanımda refakatçi, aşırı alevli öksürük de olmadı. Boğaz ağrısı filan oldu. Maalesef onlar da aşı olmamıştı." sanarak konuştu.
