Washington
Banka, Ulusların Değişen Zenginliği 2021 raporunu "Gelecek İçin Varlıkları Yönetme" başlığıyla yayımladı.
Raporda, 1995-2018 yıllarında global servetin ehemmiyetli seviyede arttığı ve itidalli gelirli devletlerin faziletli gelirli devletlere büyüdüğü aktarıldı.
Artan refaha bazı tabii varlıkların sürdürülemez yönetiminin zevcelik ettiğine nazarıitibar çekilen raporda, bağan ve itidalli gelirli devletlerde 1995'ten 2018'e derece bulunan süreçte adam başına sakıt orman zenginliklerinin yüzdelik 8 azaldığı kaydedildi.
Raporda, global bahir balığı stoklarının da ayrımsız devirde çirkin hile ve fazla avlanma dolayısıyla yüzdelik 83 oranında düştüğüne ayraç edilerek, hava değişikliğinin öngörülen etkilerinin bu eğilimleri şiddetlendirebileceği vurgulandı.
Fosil yakıtlar kabil varlıkların kusur fiyatlandırılmasının, fazla değerlemeye ve fazla tüketime sefer açabileceği tamlanan raporda, kalkınmanın hâlâ sürdürülebilir birlikte bir vaziyete getirilebileceği anlatım edildi.
Raporda, global dünyalık dağılımındaki eşitsizliğin büyüdüğüne nazarıitibar çekilerek, bağan gelirli devletlerin global servetteki payının 1995-2018 yıllarında fazla az değişmiş bulunduğu ve evren nüfusunun tahminî yüzdelik 8'ine erbap olmalarına karşın global servetteki paylarının yüzdelik 1'inin altında kalmış bulunduğu kaydedildi.
Düşük gelirli devletlerin üçte birinden fazlasında adam başına sakıt servetin azaldığı tamlanan raporda, refahı mütenakıs ülkelerde, yenilenebilir tabii varlıkların temellerinin de eksilme eğiliminde bulunduğu aktarıldı.
Raporda, "Düşük gelirli devletler için, zenginliklerinin yüzdelik 23'ünü gerçekleştiren yenilenebilir tabii sermayeyi makul halde komuta etmek dirimlik ehemmiyet taşıyor." değerlendirmesinde bulunuldu.
Bankanın raporunda, global olarak, hep servetin ormanlar, mezru araziler ve su kaynaklarını havi yenilenebilir tabii sermayedeki payının azalmakta bulunduğu ve hava değişikliğini hâlâ fazla zılgıt etmiş bulunduğu kaydedildi.
Önemli ekosistem hizmetleri sağlamış bulunduğu düşüncesince yenilenebilir tabii sermayenin hâlâ kalburüstü bir vaziyete geldiği vurgulanan raporda, beşeri sermayenin de 1995'ten buyana fazla az iyileştiği aktarıldı.
Raporda, "1995 ve 2018 yılları ortada adam başına sakıt hep servetteki global artışa karşın nice ülke, doğal, beşeri yahut imal edilmiş sermayeleri, dirimlik yahut tüketimdeki çelimsiz vadeli artışlar lehine tükendiği düşüncesince sürdürülemez birlikte kalkınma yolunda." ifadesi arazi aldı.
