Ankara
LÖSEV LÖSANTE Çocuk ve Yetişkin Hastanesinde, Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Kantarcıoğlu'nun projesi yerine Prof. Dr. Emin Kürekçi, Prof. Dr. Kamil Can Akçalı, Doç. Dr. Dilara Fatma Akın Balı, Uzm. Dr. Emel Bayrak, Uzm. Dr. Serpil Taşdelen, Uzm.Dr. Üstün Ezer, Dr. Biyolog Pınar Akpınar Oktar, Dr. Biyolog Serpil Yanbakan, Uzm. Kimyager Gülşen Yıldırım, ODTÜ Araştırma Görevlisi Seçkin Öztürk, Biyolog Zeynep Büşra Özer ve Kimyager Deniz Yurtsever Sarıca kabilinden kahvenin kanseri önlemedeki tesiri ve faydalarına müteveccih araştırı gerçekleştirildi.
Yaklaşık 2 sene devam eden araştırmanın sonuçları, millî hakemli ortak neşriyat bulunan Türk Gastreoenteroloji Dergisi'nde (Turkish Journal of Gastroenterology) 19 Ekim'de "Kahve Türevli Eksozom Benzeri Nanopartiküller: Gizli Kahramanlar mı?" (Coffee-Derived Exosome-Like Nanoparticles: Are They The Secret Heroes?) başlığıyla yayımlandı.
13 bilim insanının imza attığı, Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü, ODTÜ, Anadolu Üniversitesi ve Türk Gastroenteroloji Derneği kabilinden kurumların dayanaklık etmek verdiği araştırı sonucunda, kansere huzur faydası dile getirilen süzek kahvenin evvela kat içerisindeki ne bileşenlerin bu etkiyi sağlamış olduğu ortaya çıkarıldı.
MikroRNA'ların karaciğer kanser hücreleri üstündeki etkisi
Araştırmada, kahvenin zarfında "insan bedeninde hücrelerin mevzun çalışabilmesi düşüncesince zat aralarında haberleşmesinden mesul natürel göze kesecikleri" yerine tanımlanan "eksozom" benzeşim taşıyıcılar parçacık mikroskobu yardımıyla görüntülenerek, 15 acemi mikroRNA zinciri saptandı. Bu mikroRNA'ların karaciğer kanser hücrelerinin üremesini baskıladığı incelemede gösterildi.
Bu çalışmanın sonuçlarının ilerleyici zamanlarda karaciğer kanseri ve başkaca Alzheimer sorununa huzur acemi otama yöntemlerine erke tutması hedefleniyor.
"Dünyada evvela kat tanımladık"
LÖSANTE Çocuk ve Yetişkin Hastanesi Eksozom Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Emin Kürekçi, araştırmaya bağlı AA muhabirine icra ettiği açıklamada, elden insanoğlu değil nebat ve efsanevi hücrelerinin de zat zarfında birbirleriyle enformasyon kurduğunu ve bu iletişimin "eksozom" denilen nanometrik boyuttaki kargo molekülleri eliyle sağlandığını anlattı.
Araştırmayla süzek kahvedeki eksozom benzeşim taşıyıcıların içerisindeki mikroRNA'ların evvela kat ortaya konduğunu ve böylecene kahvenin içerisindeki ne maddelerin kanser hücrelerini cani mekanizmasında arazi alabileceğinin saptandığını dile getiren Kürekçi, şunları kaydetti:
"Dünyada bugüne derece kahvenin DNA'sı kusursuz yerine sekanslanmamıştı. Bununla birlikte, kahvehane eksozomları kendince da şümullü ortak bilgelik yoktu. Bunu saptayabilmek düşüncesince evvela araştırı laboratuvarımızda zat geliştirdiğimiz 'boyut dışlama yöntemi'ni kullanarak eksozomlar izole edildi. Daha sonradan da bu eksozomlardaki mikroRNA'ların kalıtım bilimi materyalini tanımladık. Bu tanımlamalar dünyada evvela kere yapıldı.
Araştırma kararında kahvehane eksozomlarının mütemerkiz biçimde kullanıldığında karaciğer kanser hücrelerinin ölümüne hastalık bulunduğunu saptadık. Elbette günce yaşamda bunun kanser hücrelerine huzur gerçekleştirilebilmesi düşüncesince aşırı koyu ortak kahvehane içiciliğine gerekseme var, şu demek oluyor ki kimesne günde 20 yürek kahvehane içemez. Bizim de asal misyonumuz bu emek vermeyi gelecek boyuta taşıyarak kahvedeki bu bileşenlerin kansere huzur ortak otama aracı, çıkar yol biçimine getirilmesini sağlamak. Murat Kantarcıoğlu hocamızın hazırlıkları ondan sonra bu yönde çalışmalarımızı sürdüreceğiz."
"Kahvenin nice hastalığa, kansere huzur koruyan tesiri biliniyor"
Prof. Dr. Kürekçi, incelemede "Coffea Arabica" bitkisinden elde edilmiş süzek kahvenin hususi ortak sızgıt işleminden geçirilerek deneyli yerine uygulandığını söyledi.
Projede emeği sabık tamamı uzmanlara ve kurumlara teşekkürlerini ileten Kürekçi, araştırmayı bilim hayatına kazandırmaktan şişman talih ve alım çalım duyduklarını vurguladı.
Kürekçi, şahıslara da kahvehane tüketimiyle ilgili, "Kahvenin nice hastalığa, kansere huzur koruyan tesiri biliniyor. Bizim çalışmamız ve şimdi evvela düzenlenen çalışmalardan da yola çıkarak dimdik bireylere günde 3-4 yürek sade süzek kahvehane içmelerini öneriyoruz. Bu teklif tabii göden sorunu ve his sağlığı sorunu sıfır fertler düşüncesince geçerli." niteleyerek konuştu.