Tekirdağ
Varol, AA muhabirine, ilk teşrin ayının başlamasıyla teneffüs yolu enfeksiyonu eden virüslerin arttığı devre girildiğini söyledi.
Hava sıcaklığı değişikliklerinin hastalığa yakalanma riskini artırdığını tamlayan Varol, "Grip mevsimine girdik diyebiliriz. Birçok isim koku alma organı akıntısı, menfez yaşarması, aksırık kabil grip belirtileriyle karşılaşıyor. Gripten destek olmak düşüncesince müstevli çağında yaptığımız şeyleri yapmalıyız. Çünkü havalar soğuyor, bundan muahharen elan mestur ortamlardayız. Salgın azaldığı düşüncesince insanoğlu bundan muahharen peçe takmıyor ancak o peçe bizi hemen salgından değil gripten de koruyacaktır. O sebepten dolayı ego maskenin çıkartılmaması icap ettiğini düşünüyorum. Kapalı ortamlarda peçe gene takılmalı." dedi.
Varol, el yıkama ve açıklık kurallarına uyulması icap ettiğini tabir ederek, güzel beslenme, akıllıca havalandırma, antrenman yapmanın insanları kışa hazırlayacağını ve virüslere gönül rahatlığı muafiyet sistemini güçlendireceğini dile getirdi.
Varol, "Gripten sakınmak düşüncesince en ehemmiyetli şeylerden bir tanesi aşı olmaktır. Aşı bizi iri seviyede gripten korur. Özellikle riziko gurubundaki 65 gözyaşı üstü, vakayiname rahatsızlığı olanlara, diyabeti olanlara, grip aşısı olmalarını öneriyorum." ifadelerini kullandı.
Risk grubunda olanların karı hekimlerinde aşılarını parasız yaptırabileceklerini aktaran Varol, şunları kaydetti:
"Grip mevsiminin gelmesiyle virüsler görünürlerde dolaşıyor. Biz ne derece er aşı olup muafiyet kazanırsak, rahatsızlığı nakil olasılığımız azalır. Biz aşı olmayı geciktirirsek vücudumuz virüslere gönül rahatlığı muafiyet kazanmadan virüsle karşılaşmış olabilir ve bu da muahharen aşı olmanın müşterek anlamı bulunmadığı anlamına gelir. Bizin düşüncesince ehemmiyetli bulunan virüsle karşılaşmadan geçmiş aşı olmak. Aşı olup antikor geliştiğinde ve ondan muahharen virüsle karşılaştığımızda pestil olma olasılığımız düşer."