Antalya
Türkiye'nin göveri ihtiyacının şişman ortak bölümünün karşılandığı Antalya'daki seralarda çabukluk sahurun arkası sıra başlıyor.
Çiftçi ve işçiler, evlerinde sahurlarını yaptıktan sonradan sabahın önceki ışıklarıyla seraların şeklini tutuyor.
Sıcaklığın dışarıda 20, seralarda ise 30 dereceyi aştığı kentte, erdemli rutubet altında çalışılıyor.
Bazen hasat boşluk sıra de hizmet işlemlerinin yapıldığı seralarda, güçlü çalışma iftar saatinin yaklaşmasıyla sona eriyor.
"Öğlen aşırı yunak bulunduğu düşüncesince beş altı bugün aralık veriyoruz"
Konyaaltı ilçesi Aşağıkaraman Mahallesi'nde 26 senedir üreticilik önleyen muhtar Mesut Pöze (62), AA muhabirine, burada 65 dönümlük bölgede göveri ve sonuç üretildiğini söyledi.
Ramazanda yunak altında çalışmanın zorluğuna ayraç fail Pöze, "Benim de 2,5 dönüm domates yetiştirdiğim seram var. Sahurun arkası sıra iklim aydınlanır aydınlanmaz seraya geliyoruz. Öğlen aşırı yunak bulunduğu düşüncesince beş altı bugün aralık veriyoruz. Hava serinlemeye başlayınca baştan seraya giriyoruz." dedi.
Üretimin önemine dikkati çekici Pöze, "Üretmezsek olmaz. Memleketin üretime gereksinimi var. Üzerimize sakıt rolü rastgele devir hazırlamaya bitmeme edeceğiz." niteleyerek konuştu.
"Oruç olsak da seraya girip çilekleri dercetmek zorundayız"
Çilek yetiştirilen serada etkin 37 yaşındaki Sümeyye Orhun da çileğin alıngan ve tez tüketilmesi müstelzim ortak sonuç olması zımnında ramazanda da rastgele çağ seraya girip emek harcamaları icap ettiğini aktardı.
Camdan meydana getirilen seraların sıcaklığı dışarıya uyarınca dü katına çıkardığını kail Orhun, "Hiçbir obje bizlere bariyer olamaz, seraya girip çilekleri dercetmek zorundayız. Gün doğmadan seranın içerisine giriyoruz, işimiz bitene derece buradayız." dedi.
50 yaşındaki Döndü Demir ise ağzı kilitli biçimde serada çalışırken susuzluğun menfaatlerini zorladığını dile getirdi.
Her çağ domates hasadı yaptıklarını aktaran Demir, "Hasattan sonradan domateslerin filizlerini kırıp yapraklarını temizliyoruz. Ramazanda idman çetin ama çocukluğumuzdan buyana seraların içinde olduğumuz düşüncesince alışığız." ifadesini kullandı.